Kendi Hikâyemiz
Bu kitabı okuyunca içim fena halde acıdı. Beni geçmişime, çocukluğuma götürdü. Örümcekli ve ağlı odalarda ; deliğinden her an fare çıkacakmış gibi gelen bir ihtiyaç yeri; o siyah mermerli tuvaletimizi bile hatırlattı.. Hikâyeni sev diyor çünkü Tuğba hanım. Onlar seni sen yapan değerlerindir diyor ... Ben gibi hikâyesi çok derin olan kişiler oldukça efkarlanabilir ve alması gereken mesajı alır bu kitaptan ... İsimlerini vermekte bir beis görmüyorum. Kendi hikâyemi anlatmakta da. Çünkü çoğu zaman bu duyguları yaşamama vesile oldukları için teşekkür ediyorum onlara içimden. Bilmiyorlar.. Gülçin, Nur, Gülşah , Begüm ... Benim çocukluk arkadaşlarım. Aynı mahallede doğduk ve büyüdük ... Onlar mahallemizde o zamana göre iyi evlerde otururken biz eski evde otururduk. İmrenirdim ... Bir de onlar aynı mahallede yaşıyorken bizim sokağımız ayrıydı..Onlar balkondan balkona el sallarlarken birbirlerine ; kendimi dışlanmış hissederdim. Yaşım belki beş belki de altı o vakitler. Çok iyi hatırlı